Xantos
Xanthos, Likya’nın en uzun su¨reli başkenti ve politik ve ku¨ltu¨rel başarıların yanı sıra bu¨yu¨k felaketleri de yaşamış bir kent. Tarihçi Heredot’tan öğrendiğimize göre, MÖ 545’de Pers generali Harpagus’un saldırısına direnmek için Xanthoslu erkekler, bu¨tu¨n mal varlıklarını yakıp ailelerini öldu¨ru¨r, sonra da kanlarının son damlasına kadar Perslilerle savaşırlar. Şehir daha sonra yeniden inşa edilerek Atina ile politik ve ku¨ltu¨rel anlamda sıkı bir bağ kurar. Bu¨yu¨k İskender’in Xanthos’u almasından sonra pek çok yönetici değiştiren şehir, daha sonra Roma İmparatorluğu ile yakın ilişkiler geliştirir. Brutus, Octavianus ve Antonius’u devirmek için Xanthos’a gelip asker ve para istediğinde halk ona karşı çıkar. Ardından çıkan savaşı kaybederek yu¨zyıllar önce yaşadığı trajedinin bir benzerini yaşar. Daha sonra Marcus Antonius ve Vespasianus tarafından yeniden inşa edilmesine rağmen Xanthos, başkentliği Patara’ya kaptırır. Xanthos’un en önemli eserleri, 19. yy’da İngiltere’ye kaçırılmıştır. Bu nedenle Likya sanatının en gu¨zel örnekleri olan Nereidler Anıtı, Harpyler Anıtı, Payava Lahidi ve benzer pek çok antik eser, bugu¨n Londra’daki British Museum’da sergilenmektedir. Xanthos, UNESCO Du¨nya Ku¨ltu¨r Mirası Listesi’nde yer almaktadır.